Gazeteabc/ Haber: Adiviye ElbaşİYİ Parti Bursa İl Başkanlığı tarafından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı 101. Yıldönümünde Atatürk Heykeli önünde çelenk sunma töreni gerçekleşti.
Çelenk sunma töreni sonrasında konuşmasını gerçekleştiren İYİ Parti Bursa İl Başkanı İsmail Kaya: “Bundan tam 101 yıl önce çileli ülkemizin dört bir yanı yedi düvelin işgaline uğramış, Milletimiz adeta yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştı. Vatanımızı doğudan, batıdan, güneyden, kuzeyden saran emperyalist ülkeler, Anadolu’yu neredeyse baştan başa teslim almış, düşman çizmeleri Ankara’nın 50 km yakınına kadar gelmişlerdi. Milletimiz işte böylesine zor bir dönemde Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde birleşerek, dünyada eşi benzeri olmayan bir kurtuluş destanı yazdı. Tam 3 yıl boyunca süren Kurtuluş Savaşı’nda; genç, yaşlı, kadın, erkek demeden göğüs göğüse çarpışan Kahraman Halkımız, bir milletin adeta yeniden doğuşuna imzasını attı. 29 Ekim 1923 tarihi son bağımsız Türk Devleti’nin dünya aleme ilan edildiği bir şanlı tarihtir… Bu anlamlı günde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yeni kurulan Türk devletinin adının ‘Türkiye Cumhuriyeti, yönetim şeklinin de ‘Cumhuriyet’ olduğunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden bütün dünyaya gururla duyurdu. ‘Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir’ diyerek de halkın iktidarına vurgu yapan Büyük Atatürk, Cumhuriyet ilanının, aynı zamanda, Türk Milleti için ‘En Büyük Bayram’ olduğunu ifade etti. Biliyorsunuz bizler, İYİ Parti’yi kurup çok zor günleri aşarak, bugün rant hırsından , günü kurtarma derdinden başka bir şey düşünmeyen iktidarının çıkmaza soktuğu ülkemizin gelecekteki umudu olduk. Milletimizin teveccühüyle de ne mutlu ki, saflarımız her geçen gün daha bir sıklaşıyor. İşte Cesurlar Hareketi olarak, bugün buradan bir kez daha ifade ediyoruz ki; Milletimizin kendi kendini özgürce yönetebileceği bir yönetim şekli olan Şanlı Cumhuriyetimizi her zaman korumaya da, kollamaya da, savunmaya da kararlıyız.
VE KARARLI OLMAK ZORUNDAYIZ.
NASIL OLMAYALIM Kİ; 101 YIL GEÇMESİNE RAĞMEN İÇİNE SİNDİREMEYENLER VAR.
101 yıllık Cumhuriyet Birikimini Satmadılar mı?
Milletin iradesini teslim alan İktidar, özellikle son 15 yılda Cumhuriyetin kazanımlarını bir bir yok etmedi mi? Bu iktidarın bir Maliye Bakanı vardı: “Satacağız, satacağız. Her şeyi satacağız. Kâr edeni de satacağız, zarar edeni de satacağız. Devleti ekonomik faaliyetlerden kurtarıncaya kadar satacağız. Pamuk eller cebe. Yerli yabancı herkes gelsin” diye bas bas bağırmadı mı? Kağıt fabrikalarını, şeker fabrikalarını, çimento fabrikalarını, gübre fabrikalarını, tohum fabrikalarını, un fabrikalarını, ipek fabrikalarını, tekstil fabrikalarını, Sümerbank’ı satmadılar mı? Limanları, marinaları, HES’leri, elektrik dağıtım şirketlerini, devletin doğalgaz şirketlerini, enerji şirketlerini, nerde ne var ne yok tüm maden tesislerini, petrokimya şirketlerini, turizm tesislerini, tatil köylerini, otelleri, sosyal tesisleri satmadılar mı? 101 yaşındaki Cumhuriyetimizin birikimi olan yerli ve milli ne kadar kamusal değeri olan varlıklarımız varsa, hepsini elden çıkarmadılar mı? Şimdi de cennet koylarımıza, tarım arazilerine, yeşil alanlara göz dikmediler mi? Bastığı Yeri Vatan Değil, Toprak Bilen gaflet ve delalet içindeki muktedirler; güzelim ülkemizi tarumar etmediler mi? Yalanı, dolanı, talanı bu memleketin başına bela edip, devletin bütün kurumlarını şirazesinden çıkarmadılar mı? Bu ülkede topyekün bir çürümüşlüğü hakim kılmadılar mı? Bir özelleştirme palavrası uydurdular, dev gibi Cumhuriyetin kapı gibi değerlerini haraç mezat sattılar.ATATÜRK’ün kurduğu Diyanetin başındaki Mercedes sevdalısı ATATÜRK E hareket eden püsküllüyü ziyaret etmedi mi? Gazi mecliste milletin vekili olduğunundan bir haber Akpli milletvekilleri ilk 4 madde değiştirilebilir demedi mi? 100 yıllık reklam arası deme cüretinde bulunmadılar mı? Atatürk’ün koltuğunda oturduğunun farkında bile olmayan Meclis başkanı Devletin milleti olmaz demedi mi? Kendi ikballeri için her yolu mübah görenler cumhuriyet düşmanlarının ellerini kaldırmadılar mı? Şimdi de o ellere kimlerin elinin değdiğine şahit oluyoruz. Kimler kimlerle birlikte hayretler içinde izliyoruz.
Bebek katilini Meclis’te konuşmaya davet edecek kadar gözlerini kararttılar
AĞIZLARINDA 2. Açılım süreci diye başka bir garabeti geveliyorlar. Yeni anayasa ile ilgili,Değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilk dört maddenin tartışma masasına yatırılmasından sonra,Etnik köken üzerinden mülahazalar, İmralı canisinin serbest bırakılması,Bir siyasi partinin grup kürsüsünden konuşturulması, Kandil üzerinden kurulan köprüler, Suriye’nin kuzeyindeki yapıların tanınması,Yeni açılım senaryoları gibi konular kamuoyunun gündemini meşgul ediyorlar. Bebek katilini Meclis’te konuşmaya davet edecek kadar gözlerini kararttılar. Yaşanan bu tartışmalar, iş başında bulunan iktidarın gerçek niyetini deşifre etmeye yeterlidir. Ancak bunların olacağını biliyorduk, 100 yıl önce muhteşem bir öngörüyü ortaya koyan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’İstikbal’de dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahili ve harici bedhahların olacaktır.’’ Sözlerinden biliyorduk. . Bugün bu ülkeyi yönetenlerin, Cumhuriyetimizin 101. Yılını layık olduğu gibi kutlamayışlarına hiç şaşırmıyoruz. Onlar ki; Cumhuriyetle sorunları olduklarını artık hiç saklama gereği bile duymuyorlar. Atatürk’ün adını anmaktan imtina ettiklerini, Cuma hutbelerinde bir duayı bile çok gördüklerini, ülkemizin sahip olduğu Cumhuriyet değerlerini bir bir elden çıkardıklarını artık dost da düşman da çok iyi biliyor. Bugün Cumhuriyet bayramı kutlanmasın diyenler var. Sen kutlama kardeşim, herkes kendi bayramını kutlasın bak Cumhuriyet sevdalıları Atatürk’ün evlatları burada. Onlar ne yaparlarsa yapsınlar. Cumhuriyet milletin bayramıdır, işte evlerini, barklarını, dükkanlarını, işyerlerini, caddeleri, sokakları ay yıldızlı bayraklarla donatan milletimiz de gereğini yapıyor. İşte buradayız, alandayız, sahadayız ve 101 yıllık şanlı Cumhuriyetimiz için gereğini yapıyoruz. Elbette ki; Bundan böyle de hep birlikte onurla, gururla, coşkuyla kutlamaya da devam edeceğiz.
Tek millet deyip te Türk milleti diyemeyenlere inat,
TÜRK MİLLETİ DİYECEĞİZ, BÖLDÜRTMEYECEĞİZ!
TÜRK BAYRAĞI DİYECEĞİZ, İNDİRTMEYECEĞİZ!
TÜRK VATANI DİYECEĞİZ, EKSİLTMEYECEĞİZ!
CUMHURİYETİ KAİM, DEVLETİ DAİM EYLEYECEĞİZ!
ÜSTTE GÖK ÇÖKMEDİKÇE,
ALTTA YER DELİNMEDİKÇE,
İLELEBET VAR OLACAĞIZ!
NE MUTLU TÜRKÜM DİYEMEYENLERE inat her zaman ve büyük bir gururla
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!..
Cumhuriyetimizin 101. Kuruluş Yılı en büyük bayramımız hepimize kutlu olsun.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu: “Yüz bir yıllık Cumhuriyetimizi, iş ve dış düşmanlarına rağmen yaşatma sözü vererek buradayız. Sayın İl Başkanı, mevcut tehdidi ve tehlikeyi, üzerimize düşen vazifeleri eksiksiz bir şekilde izah etti. Allah razı olsun.Cumhuriyetimiz bugün yüz birinci yılında, Türk milletinin rehin alınmak istendiği bir dönemde. HÜDAPAR’ın başlattığı süreç, Meclis Başkanının eklemeleri ve Cumhurbaşkanının söylemleri ile birlikte Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı’nın çağrılarıyla şekilleniyor. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’nın en yüksek meclisteki durumu, hainlerin nereye gittiğini sorgulamakta. Gidemezler! Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu açılan ihanet sürecini daha önce de yaşadık. Binlerce evladımızı, bu ihanetle açılım süreçlerinde şehit verdik. Bu yetmedi mi? Şimdi, nereden ihtiyaç duyulduğu belli olmayan bir söylemle, genişletilmiş yeni bir açılım süreciyle karşı karşıyayız. Biz bir bütünüz. Var olduğumuz sürece Cumhuriyetin temel değerlerini, kurucu iradeyi, Türk’ün bağımsızlığını ve anayasamızın değiştirilemez maddelerini koruyacağız. Hiç kimseye dokundurtmayacağız. Ya öleceğiz, ya dokundurtmayacağız.” dedi.